Akyaka, Muğla'nın Ula ilçesine bağlı bir mahalledir.
Gökova Körfezi'nin doğu ucunda yer alan mahalle önemli bir turizm merkezidir.
Tarihçe
Antik çağlardan beri üzerinde yerleşim olduğuna inanılan Akyaka, yakın yıllara kadar gözlerden uzak küçük bir balıkçı mahallesi olarak kalmıştı. Akyaka'nın geniş kitleler tarafından tanınması 1970’lere dayanır. O yıllarda çok küçük çaplı da olsa turizm faaliyetleri başlamıştır.
Çevre il ve ilçelerden ve büyük şehirlerden gelen ziyaretçiler Akyaka’nın bakir doğası, yazın bile hiç kesilmeyen meltemi için Akyaka’da yazlık evler, turistik tesisler inşa etmeye başlamışlardır. 1980’lerdeki turizm patlaması ile birlikte Akyaka bugünkü "turistik belde" görünümünü almıştır.
Akyaka, 1971 yılında muhtarlık olan Akyaka, 2 Kasım 1991 tarihinde belediye statüsü alarak beldeye dönüştü. 12 Kasım 2012'de TBMM'de kabul edilen 6360 sayılı kanun ile mahalle oldu.
Coğrafi konum ve özellikleri
Türkiye’nin en güneybatı ucundaki Muğla ilinin sınırları içinde yer alan Akyaka, Gökova Körfezi'nin doğu ucundadır. Marmaris ile Muğla’nın ortasında Ula ilçesi sınırlarında bulunan Akyaka mahallesinin nüfusu kışın 1.500 dolaylarında olup, yaz aylarında 3-4 bine ulaşmaktadır. Gökova Körfezinin bittiği yerde, kuzeyinde 1000 m.lik Sakartepe Dağı, güneyinde ise Gökova Ovası bulunan Akyaka'nın bu konumu nedeniyle beğeni kazanmaktadır. İlkbaharda değişik kuş çeşitleri "Gökova" ovasının sazlıklarına gelir.
Akyaka'nın en gözde sahillerinden biri ise Çınar plajıdır. Ören yolu üzerinde bulunan ve kıyı boyunca asfalt yolu bulunan, ulaşımı kolay Çınar plajının Akyaka ile arası yaklaşık olarak 3 km.dir. Çınar plajı yolu takip edildiğinde Akbük Koyu’na, oradan da Ören (Gereme, Keramos)’a ulaşılır.
Akyaka'da alternatif bir ziyaret güzergâhı da Kadın Azmağı adı ile anılan ve doğal güzellikleri ile ünlü su kaynağıdır. Beldede su sporları, sörf, kano yapılabilir, dağ bisikleti ile çevre gezilebilir. Kısa mesafede Azmak Irmağı'na, uzun mesafede ise Sedir Adası'na deniz yolu ile düzenli gidiş geliş yapılmaktadır. Kadın Azmağı'nın sevimli ama gizli konuğu su samuru (lutra lutra) ünlüdür.
Akyaka’nın kuzeyindeki Sakartepe'de ise yamaç paraşütçülüğü yapılabilir.
Akyaka'da tarım ile uğraşan çok az kişi kalmış olmasına rağmen toprakları sulak ve verimlidir. Önceleri geçimleri çiftçilik ve hayvancılık olan yerli halk son 10 yılda hızlı bir şekilde gelişen turizm sektörüne ayak uydurmuşlardır.
Akyaka beldesi mimari bakımdan son derece özelliklidir ve beldede tek tip mimari zorunluluğu vardır. Bitişik yapılaşma olmayan, Ula'nın eski evleri örnek alınarak günümüzün modern mimarisi ile birleştirilerek Akyaka'ya has bir sentez oluşturulmuştur. Doğal güzelliğe zıtlık yaratmayan içinde ve dışında ahşap işlemeleri bol, yöreye özgü Muğla bacalarıyla iki katlı çiçekli bahçeleriyle evler inşa edilmiştir. 1983 senesinde Ağa Han Mimarlık Ödülü'nü, mimarlık eğitimi olmamasına karşın, kendi yaptığı ve geleneksel mimariyi taşıyan eviyle Nail Çakırhan kazanmıştır.